Aklima Takilanlar – 1

yalanFacebook’ta okudugum haberlerin %90i ya carpitilmis, ya photoshop, ya 10-yil-onceye-ait-ama-simdi-gibi-gosteriliyor ya da kulliyen yalan. Haber belli basli bir gazetenin linkiyse, can alici ve sok bir baslik, ama altinda baslikla hic alakasi olmayan gereksiz bir haber. Bu yuzden arkadaslar, FB’tan paylasilan hic bir habere zerre kadar inancim yok. Turk gazetelerine de inancim yok. Hatta artik gozumle gormedigim hicbir seye inancim yok. Turkiye’de standartlarimiz o kadar dusmus ki, gonul rahatligiyla paylasabildigimiz tek durust, tarafsiz, (ahlaksiz) haber kaynagi Zaytung…

Diyeceksiniz ki, herkes mi yalan soyluyor? Hic mi inanilacak, guvenilecek bir haber kaynagi yok koca ulkede. Yok degil. Var. Bi tane var. Turkiye olarak herkesin inandigi, guvendigi, sozunun eri, dogru haberin kaynagi tek bir yer var. Fuat Avni. Onun da kim oldugu belli degil. Adam arada bir tutturmuyor ki, her seyi biliyor arkadas. Ama kimse de demiyor ki, Turkiye gibi at izinin, it izine karistigi bir ulkede bu kadar gercegi, ustelik daha yasanmadan bu adam nerden biliyor? O isin de suyu cikacak yaninda, bakin buraya yaziyorum. Ilerde dersiniz, Turkish T bilmisti bunun boyle olacagini diye…

Facebook’ta ya da internette akil almaz haberleri gorunce, neyin ne olduguna nasil karar veriyorsun diye sordugunuzu duyar gibiyim. Saka saka. Oyle bir sorunuz olmadigindan eminim. Ama ben yine de soyliyiim. “Bir haberin gercek olup olmadigini anlamak icin once ayni haberin butun dunya medyasindaki yansimalarini okuyorum, sonra Turk medyasindaki carpitilmis ve tarafli haberlerin nasil ve ne sekilde, hangi taraflar tarafindan ne derece carpitildigini okuyorum. Sonra ayni haber ile ilgili yalanlayici haberleri ve altarindaki ucuk, kacik yorumlari da okuduktan sonra, yine kendi kafama gore tahmin yurutuyorum.” Daha dogrusu yurutuyordum. Ama sonra dusundum. Madem bunca saat ugrasip didindikten sonra, yine kendi kafama gore karar vericektim, ne diye kendimi harab, vaktimi heba ettim diye… Artik cok daha iyi bir yontem buldum. Turkiye haberlerini okuyunca, once derin bir nefes aliyorum, sonra bilgisayarin kapagini kapattigim gibi, kosarak bahceme cikip, yetistirdigim domates, biber ve patlicanlari topluyorum. Sonra da elime guzel bir kitap alip, sezlonguma kurulup, gunesin batisini izliyorum. Huzur organik tarimda arkadaslar… Hepinize tavsiye ederim!

 

Add a Comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *